İçgüdülerimin Şifalanması – Bibliyoterapi
Kendi karanlığımızla buluşmadığımız sürece gerçek aydınlanma ya da yükselişi deneyimleyemiyoruz. Kendi yolculuğumda sadece enerji çalışmaları, meditasyonlar ya da spiritüel yöntemlerle dönüşüm sağlayamadığımı 2022 yılında fark ettikten sonra hayatın her alanından verileri birleştirerek çalışmalar yapmanın yollarını arıyorum.
Bibliyoterapi genel itibariyle insan ruh sağlığına iyi gelen kitapların okunması olarak tanımlanıyor. Ancak ben burada bibliyoterapiyi kendi içimdeki karanlığı görmek için suç içerikli polisiye kitapları okuyup kendimle yüzleşmek için kullandım.
11 Aralık 2022’de Tüyap Kitap Fuar’ında Tuna Kiremitçi’nin İki Kanatla Uçan Adam Tuna Kiremitçi: Edebiyat ve Müzik söyleşisinde polisiye roman serisi Perihan Uygur’un ortaya çıkışı ve kitapları yazma sürecini anlatırken kendi içimde insanın kendi karanlığı ile yüzleşmede sosyal içerikli suç kitaplarının dönüştürücü olduğunu fark ettim. Bu ortaya çıkan konuyu söyleşi sonunda Tuna Kiremitçi’ye de sordum. O da kendi yazım sürecinde karanlıkla yüzleşmesini anlatınca bu yolculuğun çok farklı bir şifalanma sürecine aracı olacağını fark edip, heyecanla bu süreci zamanı gelince deneyimlemeye başladım.
Serinin ilk kitabı olan Mezun Cinayetlerini okumaya başladım.
Başlangıçta “Bu kitapta okuduğum her karakterin benim DNAmda bulunan aktif ve pasif en karanlık programlarının arınmasına niyet ediyorum. Hem arınma hem de ilahi olarak hak ettiğim korunma varsa bunun olması için ilahi yasalara göre alanıma Işık Bilgelerini ve AŞK Bilgelerini alanıma davet ediyorum.” niyeti ile okumaya başladım. Kitabı okurken Başmelek Mikail’le Zorbalık Alanı Arınması ve Işık Bilgeleri ile Kurgulardan Özgürleşme meditasyonları başta olmak üzere çeşitli meditasyonları da kısık sesle kitabı okurken çaldım.
24 Aralık Cumartesi akşamı Gümüş Mor Alev ile ilgili yaptığım canlı yayın sonrası da kitabın kalan dörtte birlik bölümünü okurken “Bu kitapta benimle bağlantılı ilahi yasalara göre arınması gereken her şeyin arınması için Gümüş Mor Alev Enerjisini ve Gümüş Mor Alev Varlıklarını alana davet ediyorum. Şifalanan her şey Yaratıcı’nın nuru ile sarmalansın.” niyetini yaptım.
Daha önceden bu tarz kitapları okurken ya da filmleri izlerken içsel düzeyde insanların yaptıkları kötülüklere şok olurken şimdi şok olmadan, oldukça rahat bir şekilde okudum. Kalan tek tam temizlenmeyen, kitaptaki az sayıdaki küfürlü cümlelerin alanı oldu.
Küfür ve argo alanı henüz arınmadığı için bakalım rüyamda kitap hangi alanları görmem için rehber olacak…
25 Aralık’ta ilk kitabı bitirdiğimde yukarıdaki bölümü sosyal medyadan paylaşmıştım.
28 Aralık’ta ikinci kitap da bittikten sonra birinci kitapla ve ikinci kitapla ilgili zihnimde yeniden şekillenenler de artık bundan sonraki bölümde.
Polisiye kitap seviyorsanız bu kitapta mutlaka sizi içine alacaktır. Kitapta benim en çok sevdiğim şey başkomiser Perihan Uygur’un çalışma disiplini ve cinayet masada çalışıyor olmasına rağmen şefkatini kaybetmemiş olmasıydı. Belki de kahramanın şefkati kendi karanlığımla daha kolay yüzleşmeme aracılık etmiş olabilir. Kendi karanlık labirentlerimde dolaşırken kitaptaki her bir karakter yol göstermiş olsa da Tuna Kiremitçi’nin yazar olarak tarzından kaynaklı o karanlığa ışık yakması doğru hedeflere ulaşmamda aracılık etti.
Kitap okumalarımı genelde gece yaptığım için yatmadan önce o gece okuduklarımı mutlaka ayna nöronlarımdan kundalini reiki enerjisi ile arındırıp, sonrasında da ya enerji alanı açarak ya da meditasyon dinleyerek uyku zamanını da şifa için kullandım.
Çok yıllar önce de suç ve gerilim kitapları okurdum. Katilin kim olduğunu tahmin ettiğimi hiç hatırlamadığımı bu kitabı okurken da fark ettim. Sonra bu kitapları neden böyle okuduğumu kendime sordum. Şaşkınlık duygusunu yaşamayı sevdiğim için yazarın beni zekice şaşırtmasına izin verdiğimi fark ettim. Bana göre önemli olan andan keyif almak, sonunu bilmek tüm detayların tadını kaçırıyor. Filmler içinde aynı durum söz konusu. Bu tarz kitaplar her ne kadar merak duygumu kamçılasa da şaşırmak beynimi çok daha mutlu ediyor. İlk kitapta her bölümün keyfine vara vara okudum.
Serinin ikinci kitabı olan Perinin Ölümü ise ilkinden çok daha farklı bir tarzla beni şaşırtmaya devam etti. Yine aynı niyetle başladım kitabı okumaya. Şimdi yazarken fark ediyorum ki kitapta şaşırdığım her cümle benim DNAmda bulunan pasif gen kodlarını bana görünür kılıyormuş. Bilinçli olarak şaşırmak için çaba sarf etmesem de şaşkınlık duygusu bana yeni yeni alanları görünür kılmış. DNAmızda anne ve babamızdan başlayıp, geriye doğru gittiğimizde Adem ve Havva’ya kadar soyumuzda olanların kayıtları bizim DNAmızda deaktif de olsa bulunuyor. Benim için önemli olan onlar aktif olup suç işlemeden arındırmak ya da şifalandırmanın yolunu bulmak. Perinin Ölümü kitabını okumadan önce yazdığım savaş alanı arınması ile de bağlantılı olduğu için evrensel eşzamanlılığa da hayran oldum tabii ki. Bu kitapta bir çok suç alanı birleştiği için daha derinden bir alan arınmasına vesile oldu. Yine kitabı okurken konularla tetiklenen alanlarla etkileşimde olan meditasyonları dinledim.
28 Aralık’ta kitap bittikten sonra kitap içeriğinde açılan cinsel dürtüler alanı son olarak elimde kalan konu oldu. Empat alanım nedeniyle sık sık insanların cinsel enerjisini kendime kapatsam da cinsel enerji ile arınmalar yapsam da cinsel dürtüler açığa çıkınca ben demek ki bu zamana kadar kendimi kandırmışım, oldukça karanlık ve dipsiz bir programa sahipmişim diye düşündüm ve yeniden çalışmalar yapmaya başladım. 29 Aralık’taki Başmeleklerle Sevgi Şifası bu çalışma alanın içsel olarak dengeye gelmesine aracılık etmiş olsa da konu zihnimde tamamlanamıyordu. Dün içgüdülerimin alanının şifalanması için resim yapayım bari görmediklerim görünür olsun diyerek resim yapmaya başladım. Resmin oldukça kaotik olacağından korksam da bir şey kendini görünür kılınca şifa da mutlaka açığa çıkar diye kendimi telkin ederek resmi yapmaya başladım. Bu defa resmin coşkulu renkleri ve dingin hali beni şaşırttı. Daha sonra bu yazının da görseli olan resmin sol üst köşesindeki alanı yaparken benim kitap bittikten sonraki gördüğüm alanın ve o alanı arındırmak için açığa çıkan alanların hiçbirinin bana ait olmadığını fark ettim. İnsanlar mutsuz olmasın diye aldatma ve aldatılma ile ilgili kadınlara ve erkeklere ait ne kadar seksin alt boyutu olan programlar varsa hepsini alanıma almışım. Önce bu eylemi yapıp haddimi aştığım bir durum olduysa diye tövbe ettim, sonra da bana ait olmayan programları ilahi işlem için İlahi Adalet Görevlilerine teslim ettim.
Küfür ve argodan bu kadar rahatsız olma nedenimin de alanımdaki programlar küfrü duyduğumda ya da okuduğumda o programları rezone ettiği için enerjisel olarak sıkışmama neden olduğunu şimdi anlamış oldum. Bunu kendime sık sık hatırlatıyor olsam da burada yeniden hatırlatayım, “canım Yasemin lütfen sadece sana Yaratıcı tarafından verilmiş görevleri yerine getir. Onun dışındaki sana ait olmayan görevlerle bağlantılı bu kadar çöpü geri dönüşüm tesisi gibi toplama lütfen. Sen de insansın, belli bir sınırın var. Bir insan mutsuz olacaksa sen onun mutsuz olmaması için ne yaparsan yap, o kendini mutsuz etmenin yolunu bulur.” Bu defa inşallah söz dinlerim 😉
Son olarak yazacağım niyetle kalan tortuların da arınmasına niyet edeyim, “İnsanlık tarafından deneyimlenmiş artık benim bireysel olarak sorumlu olmadığım suç programlarına ve onlarla bağlantılı her şeye Işık Ordularının alanımı ilahi hak edişimce kapatıp, korumaya almasını talep ediyorum. Varoluşum boyunca şu an hatırlamasam da deneyimlediğim tüm suç programlarına ve deneyimlere Işık Orduları rehberliğinde ilahi yasalara göre yönlendirme iznim olan Işık Şifasını varoluşumdaki bağlantılı alanlara yönlendiriyorum. DNAmda bulunan henüz sevgiye dönüşmemiş suç kodlarımla rezone olan bir programla deneyimleyerek ya da şahitlik ederek eş alanda bir araya geldiğimde Başmelek Mikail’in alanıma anda gelmesini ve bana bu alanı dönüştürmek için rehberlik etmesini talep ediyorum. Dünya planında suç diye tanımlanmış kaos boyutuna ait öğretilerden alanımda olan artık Yaratıcı’ya teslim etmem gereken her şeyi de Yaratıcı’ya teslim ediyorum. Merak alanımın sadece ilahi arınmaya ve saflaşmaya AŞKla hizmet edecek şekilde AŞK Bilgeleri tarafından şifalandırılmasına izin veriyorum.”
31.12.2022
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder